Bu haftaki dosya çalışmamızda Muhammed isminin kullanımını çeşitli yönleriyle ele aldık. Yakın dönemde basında yer alan haberlere bir göz attığımızda ise güncel hayattan farklı kareler gözümüze çarpıyor. Dünya genelinde ve ülkemizde bir yandan Muhammed isminin kullanımına rağbet gittikçe artarken, diğer yandan zaman zaman provakasyon dozuna ulaşan, zaman zaman da yaşanan kimi gerilimler hakkında bizi düşünmeye sevk eden detaylar ortaya çıktı yaptığımız basın taramasında. Haberleri yorumsuz olarak paylaşıyoruz:
Brüksel'de En Yaygın İsim Muhammed
Dünya başkentlerinden Brüksel'de, Muhammed isminin en popüler isimlerden biri olduğu ortaya çıktı.
Ülke genelindeyse en popüler yedinci isim. Belçika genelindeyse en popüler isimler Nathan, Lucas ve Noah.
Belçika İstatistik Müdürlüğü'nün verilerine göre, Brüksel'de 2007 yılında en popüler isimlerin başında Muhammed geliyor. Bu ismin yanı sıra listede Âmin altıncı olarak çıkarken Eyüp ve Mehdi ise yedinci sırada çıktı. Kız isimleri listesinde Aya üçüncü, Yasmine dördüncü ve Selma yedinci olarak çıktı.
2. Dünya Savaşı'ndan sonra Belçika, özellikle Kuzey Afrika'dan yoğun göç almıştı. (Cihan Haber Ajansı/29 Eylül 2008)
İngiltere'de Muhammed İsmi Hayranlığı
İngiltere'de erkek çocuklara konulan isimler arasında Muhammed ikinci sırada yer aldı. Muhammed adının bu yılın sonuna kadar en popüler isim olacağı tahmin ediliyor.
İngiltere İstatistik Kurumu'ndan alınan verileri araştıran İngiliz The Times gazetesi geçtiğimiz yıl tercih edilen isimler arasında Muhammed'in 23. sırada olduğunu ancak 14 farklı yazılışın göz ardı edildiğinde aslında bu ismin ikinci sıraya yerleştiğini tespit etti.
Kuruma göre bu yıl İngiltere'de 6 bin 928 bebeğe ‘Jack', 5 bin 991 bebeğe ise Muhammed ismi verildi. ‘Thomas' ismi 5 bin 921 bebekle üçüncü sırada yer alırken, ‘Joshua' dördüncü, ‘Oliver' ise beşinci sırada yer aldı.
Uzmanlar bu durumu Müslüman gençlerin çocuklarını peygamber onurlu ismini verme arzusuyla dolu olmalarıyla açıkladı.
Warwick Üniversitesi'nden Muhammad Anwar Müslümanların dini inanışlarıyla bağlantıyı göstermeyi sevdiklerini belirtti. İstatistiklere göre Muhammed ismi bir önceki yıla yüzde 12 daha fazla tercih edildi ve böyle giderse gelecek yıl İngiltere'de zirveye oturacak.
The Times'a göre Muhammed isminin Arapça'nın Latin alfabesine aktarımı sırasında oluşan telaffuz varyasyonları nedeniyle 14 farklı şekilde yazılıyor.
Geçtiğimiz yıl İngiltere Devlet istatistik Kurumu'na bu farklı yazılışlarla çocuklarına Muhammed ismini verenlerin sayısı şöyle sıralandı:Mohammed 2,833
Muhammad 1,422
Mohammad 920
Muhammed 358
Mohamed 354
Mohamad 29
Mahammed 18
Mohammod 13
Mahamed 12
Muhammod 9
Muhamad 7
Mohmmed 6
Mohamud 5
Mohammud 5 (The Times/2006)
İngiltere'nin En Popüler İsmi Muhammed
"Çocuklarımıza 50 Yıl Muhammed Adını Koyamadık"
Tataristan Dînî İdaresi Başkanı Osman İshakov Sonpeygamber.info'nun Rusça sayfasının açılışı münasebetiyle Tataristan'ın başkenti Kazan'da yaptığı konuşmada "Burada oturan ihtiyar kuşağımızın birçoğu 70 yıl boyunca eziyet gördü. En çok yapılan eziyet dine yapılan eziyetti. Hatta Muhammed adını 50 sene çocuklarımıza veremedik" dedi. Peygamberimizin de türlü eziyetlere maruz kaldığını, öyle ki Mekke'den hicret etmeye zorlandığını; ancak hicret esnasında bu konudaki endişesini dile getiren Hz. Ebu Bekir'e "Korkma Allah bizimledir" şeklinde cevap verdiğini söyleyen İshakov, son dönemlerde din üzerindeki baskının azaldığını ve bilhassa gençlerin İslam'a olan ilgisinin arttığını belirtti.
Hem Rize'li, Hem Muhammed!
Bodrum Havaalanı'nda, İstanbul Teknik Üniversitesi'nin yeni rektörüyle karşılaştım. Genç biri; hakkında çıkan yazılardan yakındı. " Benim dincilikle filan alâkam yok. Dikkat ederseniz YÖK'ün 20 üyesinden 17'sinin oyuyla seçildim" dedi.
"Ama" diye itiraz ettim. "Bu YÖK, eski YÖK değil ki. Artık iktidar yanlısı oldu."
Yeni rektör Muhammed Şahin'in buna da bir cevabı vardı: "Hiç öyle olur mu? Neden o zaman bazı üniversite birincileri, ya tasfiye oldu, ya da ancak 11 oyla YÖK'ün de birincisi seçilebildi?"
Meğer, şu anda YÖK'te birlikte hareket eden hükûmet yanlısı denilebilecek 10 kişi varmış; sıralama ise şu şekilde yapılıyormuş: İlk iki turda YÖK üyelerinin 12'sinin desteğini alan liste birincisi oluyormuş. Aksi takdirde 3. turda 11 oyla liste başına yerleşmesi mümkünmüş. Muhammed Şahin ise, ilk turda 20 üyenin 17'sinin oyunu almış.
Ama onun şansızlığı, doğum yerinin Rize, isminin de Muhammed olması! Çünkü, kulağımıza geldiğine göre eski rektör Faruk Karadoğan, "Bana oy vermezseniz, laiklik elden gider" propagandasını yaparken, "Baksanıza adamın ismi Muhammed, kendisi de Tayyip Erdoğan'ın hemşehrisi" diyormuş.
Laiklik ekseninde yürütülen bu propaganda üniversitede etkili olup, Karadoğan'ı liste başına taşımış ama, YÖK üyeleri, İstanbul Teknik Üniversitesi'nin son yıllarda performansındaki gerilemeye bakıp, Karadoğan'a oy vermemiş; ideolojik söylem YÖK'te taraftar toplayamamış. (Nazlı Ilıcak/Sabah/19 Ağustos 2008)
Kaptan Pilot Özdemir Ön Adı Muhammet'i Sildirmiş
ISPARTA'DA düşen World Focus Havayolları'na ait MD83 tipi yolcu uçağının Kaptan Pilotu Ferhat Özdemir'in 2003 yılında ABD'de görev yaparken, anonslarda yolcuların ön adı olan Muhammet'i duyduğunda endişe ettiğini söyleyerek bu ismi sildirdiği ortaya çıktı.
30 Kasım 2007 Cuma 10:55 ISPARTA'DA düşen World Focus Havayolları'na ait MD83 tipi yolcu uçağının Kaptan Pilotu Ferhat Özdemir'in 2003 yılında ABD'de görev yaparken, anonslarda yolcuların ön adı olan Muhammet'i duyduğunda endişe ettiğini söyleyerek bu ismi sildirdiği ortaya çıktı.
3 çocuk babası olan 48 yaşındaki Özdemir isim tashihi davasını, İzmir 5'inci Asliye Hukuk Mahkemesi'nde avukatı aracılığı ile açtı. özdemir dava dilekçesinde, "Terör saldırısından sonra mesleğimi yapmakta sorunlar yaşadım. İşimi kaybetme riskim oldu. ABD'de saldırıdan sonra Müslümanlara karşı önyargılı davranışlar başladı. Anonslarda Ferhat değil de ön adım Muhammet anons edilince yolcular tedirgin oluyor. Toplumdaki birtakım önyargılar sorun yaratıyor. Muhammet olan ön ismimin nüfustan silinmesini istiyorum' dedi.
Duruşmada davalı Konak Nüfus İdaresi ve Özdemir'in avukatı Ali Balaban hazır bulundu. Cumhuriyet Savcısı Sami Dündar, toplanan kanıtlara göre, davacının adının düzeltilmesinde haklı sebebler olduğunu belirtip önadı Muhammet'in nüfustan silinmesini istedi. Hakim Fadime Akbaba da istemi yerinde buldu ve Özdemir'in ön adı Muhammet'in nüfustan silinmesine karar verdi.
Ferhat Özdemir, 2004'te Türkiye'ye geldi önce Fly Air'de görev yaptı, ardından World Focus Havayolları'na geçti. (Türk Medyasından/30 Kasım 2007)
Oyuncak Ayıya Muhammed Yasağı
Sudan'da ilkokul öğretmenliği yapan bir İngiliz, öğrencilerinin bir oyuncak ayıya "Muhammed" ismini takmalarına izin verdiği için tutuklandı. Öğretmenin çalıştığı okul da saldırılara hedef olabileceği endişesiyle Ocak ayına dek kapatıldı.
54 yaşındaki öğretmen Gillian Gibbons, İslam'a ve Muhammed Peygambere hakaret etmekle suçlanıyor.
Gibbons eğer kutsal değerlere hakaretten suçlu bulunursa, aylarca hapis cezasına çarptırılabilir.
Sudan'ın başkenti Hartum'daki Unity High School, İngilizlerce kurulmuş ve 4 ila 18 yaş grubundan öğrencileri olan, uluslararası bir okul.
Gillian Gibbons'ın çalıştığı okuldaki meslektaşları, öğretmenin güvenliğinden endişe ettiklerini söyledi.
Öğretmenler Gibbons'ın tutulduğu Hartum Emniyeti dışında genç erkeklerin toplanmaya başladığı yolunda haberler geldiğini aktardı.
Gillian Gibbons dün öğleden sonra, okul kompleksi içindeki evinde gözaltına alınmıştı.
Devlet medyasının aktardığına göre olay Eylül ayında, 6-7 yaş grubu öğrencilerin bir okul projesi üzerinde çalıştıkları sırada yaşandı.
Habere göre öğretmen, öğrencilerinden bir okul projesi kapsamında kullandıkları oyuncak ayıya kendi aralarında yaptıkları oylamayla isim vermelerini istedi.
Hasan, Abdullah, Muhammed gibi isimlerin aday gösterildiği oylamada 23 öğrenciden 20'si, Muhammed ismini seçti.
Öğretmen Gibbons da öğrencilerinin oyuncak ayıya en sevdikleri ismi vermesine izin verdi.
Ancak bazı velilerin şikayeti üzerine olaydan iki ay sonra tutuklandı.
Okul yönetimi Gibbons'ın hayvanlar ve onların yaşam alanlarını çocuklara öğretebilmek amacıyla tasarlanmış, İngiltere'de de geçerli bir eğitim programını uyguladığını bildirdi.
Okul Müdürü Robert Bulos, öğretmen Gillian Gibbons'ın masum bir hata yaptığını ancak bunun çok ciddi sonuçları olmasından endişe duyduğunu belirtti.
Hartum'daki İngiliz Büyükelçiliği yetkililerinin de gözetim altındaki Gibbons'ı ziyaret etmeye devam ettikleri belirtildi.
Bir büyükelçilik sözcüsü Muhammed isminin ülkede çok yaygın olarak kullanıldığı için seçildiğini söyledi. (BBC/26 Kasım 2007)Adı 'Muhammed' Olana Havale Yasak
ABD yönetiminin 'terörle mücadele' için yüz binlerce kişinin uluslararası bankalardaki hesaplarına girdiği 'Telegöz' skandalının patlak vermesinin ardından, bazı Amerikan finans şirketlerinin, 'terörist olabilecekleri' gerekçesiyle adı 'Muhammed' ya da 'Ahmet' olan kişilerin havale işlemlerini yapmadığı da ortaya çıktı.
Para transferi şirketi Western Union (WU) da bu uygulamayı yapanlar arasında. Geçen ay WU'nun Dubai şubesinden Hindistan'daki arkadaşı Sahir Muhammed'e para göndermek isteyen Abdulrahman Maruthayil de olumsuz yanıt almış. 120 dolar göndereceğini söyleyen Maruthayil, "Bana parayı Sahir Muhammed adına göndermememi, çünkü eğer gönderirsem bloke edileceğini söylediler" dedi. Aynı şube Pakistanlı Kadir Han'ın, kardeşi Muhammed'e katarakt ameliyatı için göndermek istediği parayı da geri çevirmiş. Han "Tüm Muhammed'ler terörist mi?" diye isyan ederken, yetkililer günde ortalama 30 bin para transferi gerçekleştiren şubede 300 işlemin bu gerekçeyle iptal edildiğini belirtiyor. Bloke edilen paraların serbest bırakılması içinse, 'şüpheli' kişinin ABD'nin terör listesinde yer almadığını ispatlaması gerekiyor. Uygulamayı savunan şirket yetkilileri ise 11 Eylül saldırılarını düzenleyenlerden Muhammed Atta'nın da WU aracılığıyla para transfer ettiğini hatırlatıyor.
WU uygulamanın ABD Hazine Bakanlığı'nın yönergeleriyle uyumlu olduğunu açıklarken, bakanlık 'şüpheli listesi' sayesinde bugüne dek 150 milyon dolarlık transferin bloke edildiğini belirtti. Bakanlık sözcüsü Molly Millerwise ise "Yaptığımız tek şey teröristlerin eline para geçmesini engellemek" açıklaması yaptı. (The Associated Press/3 Temmuz 2007)
Saylan'a Göre Muhammed İsmi İroni
Türkan Saylan, çocukların namaz kılmasını değil, bale yapmasını istediklerini söyledi. 'Türkler yakıp yıkmış. Gençlik orkestrasını yöneten Muhammed. Çocuklarımızın namaz kılmasını değil bale yapmasını istiyoruz.' Türkler'e ve dine hakaret içeren bu sözler Türkan Saylan'a ait.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Genel Başkanı Türkan Saylan, Türkleri barbarlıkla suçladı. İstanbul Teknik Üniversitesi Maçka Yerleşkesi'nde 'Türkiye'mizin çağdaşlaşma sürecinde laiklik' konulu toplantıda konuşan Saylan, Türk milletinin tarih boyunca hep yakıp yıktığını öne sürdü.
Bunun bir alışkanlık haline geldiğini iddia eden Saylan şöyle konuştu: "Biz Türkler hep akın etmişiz; yakıp yıkmışız, başkalarının yaptıklarını yakıp yıkmışız. Şimdi kendi yaptıklarımızı yıkıyoruz. Nedir bu alışkanlık. Biz yakıp yıkmak için var değiliz. Biz yaratmak, geliştirmek ve çağın üstüne geçmek için varız."
Atatürkçü Düşünce Derneği'nin 14 Nisan'da düzenleyeceği mitinge destek talebinde bulunan Saylan, "ÇYDD olarak 14 Nisan'da Ankara Tandoğan'dayız. Yozlaştırmaya çalışanlar olacaktır. Aramızdan da çıkacaktır. Çağdaş, laik ve demokratik bir Türkiye'nin devamı için yapılması gerekenleri yapalım. Sesimizi duyuralım. Bir kişi bin kişiye, bin kişi binlerce kişiye ulaşabilir." şeklinde konuştu. Çocukların namaz kılmasını değil, bale yapmasını istediklerini dile getiren Saylan, şunları söyledi: "Türkiye'nin bölünmesine, ırkçılığa yönelmesine, binlerce yıl öncesinin Arap ve İran âdetlerinin gelmesine karşıyız. Çocuklarımızın sıra üstünde namaz kılmasını değil bale yapmasını istiyoruz. İnancın insanların iç dünyasında saklı olmasını istiyoruz."
Konuşmasında Gençlik Korosu'nu yöneten müzisyenin isminin Muhammed olmasından yakınan Saylan, "Gençlik Orkestrası'nı yaratan ve yöneten arkadaşımızın ismi Muhammed. Düşünebiliyor musunuz buradaki ironiyi?" yorumunu yaptı. Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler nedeniyle Türkiye'yi zor günlerin beklediğini savunan Saylan, seçime katılacak partilerin sembolleri ile dalga geçti. Saylan şunları söyledi: "İnsanlar okuma yazma bilmesin ki parmak bassınlar. Seçim kâğıtları at, eşek, arı ve kuşlarla dolu. Bilinir ki okuma yazma bilmeyen çoğunluktadır ve onlar ancak parmak basarak oy verirler. Onların ağaları, tarikat reisleri çağırır ve biz ata, eşeğe, arıya ya da kuşa oy vereceğiz derler. Böyle bir topluluk nasıl kalkınır? Böyle bir topluluk cahil bırakılmıştır. Bizi yönlendirmek isteyenlere, bizi koyun sananlara karşı dikkatli olalım. Bu ülkedeki insanları siyah-beyaz diye ayırmak, vatansever veya vatan sevmeyen hain diye ayırmak kimin haddine' (Zaman/12 Nisan 2007 )